Korsanlık Altın Çağı 1690 yılından 1725 yılına kadar devam etmiştir. Bu tarihler arasında kalan dönemde Bahamalar, diğer Karayip ülkelerinin en büyük korsan konsantrasyonuna ev sahipliği yapıyordu. Hapy Delivery isimli gemi de bu ünlü korsan gemileri arasında yer alıyordu. Bahamalar’ın bulunduğu alan, korsanlara büyük bir kaynak sağlayan şeritlerin yanıydı. Bu alanın çevresindeki sular çok sığ idi. Bu sebeple de Deniz Kuvvetleri tarafından kullanılan savaş gemileri için uygun değildi. Fakat sığ sular korsanların taslak gemileri için mükemmeldi. Bu özelliği sayesinde korsanlar tarafından tercih ediliyordu.

Korsanlık Nedir?

Bugün kullandığımız Türkçede korsan kelimesi, ‘’deniz haydutu’’ anlamına gelir. Bu kelimenin Latincede karşılığı cursus kelimesinden türemiştir. Bu kelime ise resmi bir kimlik taşıyan kişi tarafından görevlendirilmiş denizci anlamına gelir. Bizim dilimizde ise; gemi ve o gemide bulunan mürettebatı ele geçiren kişiler için kullanılmaktadır.

Ünlü korsan gemileri incelendiğinde yağma yapan kişilerin çoğunlukla iyi birer deniz adamı olduğu görülür. Genellikle yasal yollarla denizcilik yaptıktan sonra korsanlığa başlamış olurlar.

Her ne kadar altın çağını geride bırakmış olsa da günümüzde de korsanlık faaliyetleri devam etmektedir. Korsan gemileri her sene 13 ila 16 milyar dolar arasında değişen maddi zararlara sebep olmaktadırlar. Yapılan araştırmalara göre yaşadığımız dönemde korsanlık faaliyetleri Pasifik Okyanusu ve Hint Okyanusunda daha yaygındır. Ancak bu faaliyetler eski dönemlerdeki kadar ilgi çekmemektedir.

Happy Delivery Gemisinin Kaptanı Kimdir?

Her korsan gemisinin tarihe adını yazdırması mümkün değildir. Bir özelliği ile ön plana çıkabilen gemiler meşhur olmayı başarmıştır. Happy Delivery gemisi de küçük boyutlu olmasına rağmen gösterdiği üstün başarı ile adından söz ettirmiştir.

Bu küçük ünlü gemiyi mümkün olan en avantajlı şekilde yönlendirmeyi başaran kaptan, Henry Fowler’dir. Fowler, Happy Delivery gemisi sayesinde birkaç gemiye daha sahip olmuştur.

Happy Delivery gemisinin boyutunun küçük olması cephanelik açısından da fakir olması demekti. Gemide 50 köle ve sadece 17 tane top bulunuyordu. Ancak gemi, yetersiz mürettebat ve cephaneliğe rağmen birçok yağma yaparak adını ünlü korsan gemileri tarihine yazdırmıştır.